HADİS: Hz. Peygamber (sav)`i bir at yere atmıştı. Resulullah (sav)`ın (sağ) tarafı veya (sağ) omuzu ezildi. Bu O`na ayakta duramayacak kadar izdırab verdi. O sıralarda hanımlarını da bir ay müddetle terketti. Bu esnada, hurma kütüğünden yapılmış bir merdivenle çıkılan tenezzüh odasına (meşrübe) çekildi. Ashab (ra) kendisine "geçmiş olsun" ziyaretine geliyorlardı. Resulullah (sav) oturarak namaz kılardı, onlar ise ayakta durarak namaza uymuşlardı. Selamı verince şöyle dedi: "İmam, kendisine uyulmak için vardır, öyle ise ayakta namaz kıldırıyorsa siz de ayakta kılın, şayet oturarak kıldırıyorsa siz de oturarak kılın, imam rükuya varmadan rükuya gitmeyin, o başını kaldırmadan siz de kaldırmayın." Ravi der ki: "Hz. Peygamber (sav) ayın 29`unda meşrübeden indi. Ashab: "Ey Allah`ın Resulü, sen bir aylık bir müddet için ila`ya (ayrı kalmaya) karar vermiştin" dediler. Onlara: "Bu ay yirmi dokuz gündür" cevabını verdi." (Buhari ve Müslim`de Ümmü Seleme`den gelen bir rivayette: "Bu ay yirmi dokuz çekiyor" buyurmuştur. Müslim`de Cabir (ra)`den kaydedilen bir rivayette: "Sonra iki elini üç sefer uzattı, ikisinde her iki elinin bütün parmaklarıyla, sonuncu kerede sadece dokuz parmağıyla işaret etmişti" diye yirmi dokuzu gösterdiği açıklanır. (Sıyam 24))
FASIL: İLA BÖLÜMÜ
KONU: İla
RAVİ: Hz. Enes
KAYNAK: Buhari, Salat 18, Ezan 51, 82, 128, Sıfatu`s-Salat 83,128, Savm 11, Mezalim 25, Nikah 91, Talak 21, Eyman 20; Tirmizi, Savm 6, (690); Nesai, Talak 32 (6, 166)
HADİS: Kadınlarına yaklaşmamaya yemin edenler için dört ay beklemek vardır. Eğer erkekler (o müddet içinde kefaret yaparak zevcelerine) dönerlerse şüphe yok ki Allah cidden gafur ve rahimdir..." (Bakara, 226) ayetinin açıklaması ile alakalı olarak) şöyle demiştir: " Ayette zikretilen dört ay geçtikten sonra ya rücu etmek veya boşamak üzere zevç tevkif olunur, ila yapan fiilen boşamayınca (bu müddetin dolmasıyla) boşanma husule gelmez." (Bu görüş, Hz. Osman, Hz. Ali, Hz. Ebu`d-Derda ve Hz. Aişe (ra)`den ve Ashab`tan on iki kişiden de rivayet edilmiştir. Buhari`nin bir başka rivayetinde İbnu Ömer demiştir ki: "Cenab-ı Hakk`ın ayette zikrettiği ila, dört aylık müddet dışında hiç kimseye helal olmaz. Bu müdded dolunca ya tatlılıkla hanımını tutar veya, Allah`ın emrettiği şekilde boşamaya karar verir, (ila müddetini uzatarak kocanın ayrıca birde boşanmasını beklemek gibi üçüncü bir yola sülük edilemez.)")
FASIL: İLA BÖLÜMÜ
KONU: İla
RAVİ: Hz. İbnu Ömer
KAYNAK: Buhari, Talak 21; Muvatta, Talak 19, (2, 557)
HADİS: Bir kimse hanımına yaklaşmamaya yemin ederse (ila`ya karar verirse), bundan boşanma hasıl olmaz. Dört aylık müddet geçince, ila yapan koca tevkif olunur, ya boşar ya da kefaret ödeyerek rücu eder." İmam Malik der ki: "Bir kimse, çocuğu sütten kesilinceye kadar hanımına yaklaşmamaya yemin edecek olsa, bu ila yemini sayılmaz. Bana Hz. Aişe`den ulaşan bir rivayete göre, bu durumdan kendisine sorulduğu vakit bunun ila olmadığını belirtmiştir."
FASIL: İLA BÖLÜMÜ
KONU: İla
RAVİ: Hz. Ali
KAYNAK: Muvatta, Talak 17, (2,556)
HADİS: Hz. Peygamber (sav) hanımlarına yaklaşmamaya yemin etti (ila kararı verdi) ve (bal yemeyi de kendi kendine) haram etti. Böylece helal olan bir şeyi kendisine haram kılmıştı. Sonra kefaret karşılığında yeminini bozdu
FASIL: İLA BÖLÜMÜ
KONU: İla
RAVİ: Hz. Aişe
KAYNAK: Tirmizi, Talak 21, (1201)