Aradığınız konunun baş harfini aşağıdan seçiniz:
A |
B |
C |
Ç |
D |
E |
F |
G |
|
H |
I |
İ |
K |
L |
M |
N |
O |
|
Ö |
P |
R |
S |
Ş |
T |
U |
Ü | |
V |
Y |
Z |
Kaynak: https://sorularlaislamiyet.com
HİÇ ÖLMEYECEKMİŞ GİBİ ÇALIŞMAK Hemen her hutbede ve her vaazda duyduğumuz bir hadise, hocaefendinin biri "uydurmadır" demiş: Böyle meşhur bir hadisin uydurma olması mümkün müdür? Sözkonusu hadis Şöyle: "Hiç ölmeyecekmiş gibi dünyan için, yarın ölecekmiş gibi de ahiretin için çalış."
"Meşhur" olan bir hadis elbette uydurma olamaz. Ama hadîs dilinde "meşhur" deyince Rasulülah (sav)'tan itibaren her devirde en az üç ravinin rivayet etmiş olduğu hadis anlaşılır.(bk. Abdullah AYDINLI, Hadis Istilahları Sözügü 97) Sizin meşhur dediğiniz, halk arasında yaygın anlamındadır. Aslında uydurma olan bir söz, sonradan halk arasında yaygın, yani meşhur hale gelebilir: Bu onun "sahih" olduğunu göstermez.Önce bu "söz" altı değil, meşhur dokuz hadis kitabında da yoktur. Gerçi Beyhakî ve Ibn Kuteybe zayıf senetlerle rivayet etmişlerdir, ama Elbanî -biraz tereddütle karşılamak gerekse de- "Bu hadisin Rasulüllah (sav)'a varan bir aslı bilinmemektedir" der.(bk. Silsiletü'1-ehadîsid-Dâife, I/20 (H. 8) Ali IRFAN'in yazdığı Mufassal Ahlak-i Medenî (Ist.1329) adlı kitabın baş tarafında Hz: A1i'nin sözü olarak verilmiş, kaynak gösterilmemiş) Yani hâdis rivayet yönünden çok şaibelidir. Dirayet yönüne gelince: Önce hadisin arapçası fasîh değil, yapma bir Arapçayı andırır. Ikinci ve daha önemli olarak, ma'nâsi en az iki Kur'ân ayetiyle zıtlık arzeder:1. Geçmiş milletlerin hatalı tutumları kınanırken onlara "hiç ölmeyecekmiş gibi yüksek köşkler, kaleler mi ediniyorsunuz?"(K. Su'arâ (26) 129) denir. Demek ki, hiç ölmeyecekmiş gibi çalışmak yerilen bir vasıf tır. 2. Kârun kıssası münasebetiyle: "Allah (cc)'ın sana verdiği (varlıkta) Ahiret yurdunu ara. Dünyadan da nasibini unutma" buyurulur.(K. Kasas (28) 77) Demek ki, esas olan ahiret yurdunu aramaktır. Dünya Ahirete nispetle ne ise önem derecesi de o olacaktır. Binaenaleyh, sözü edilen hadis, en azından çok zayıf olmuş olur (uydurma olmaya daha yakındır) ve buna hiç bir hüküm bina edilemez (Allah'u a'lem).