(( اَللَّهُمَّ
أَسْقِناَ غَيْثاً مُغِيثاً مَرِيئاً مَرِيعاً، ناَفِعاً غَيْرَ ضاَرٍّ عاَجِلاً
غَيْرَ آجِلٍ.))
169- (3/1) "Allahım! Bize hemen, geciktirmeden,
faydalı, zararsız, bereketli, hazmı kolay ve imdadımıza yetişen bir yağmur
ver."[1]
(( اَللَّهُمَّ
أَغِثْناَ، اَللَّهُمَّ أَغِثْناَ، اَللَّهُمَّ أَغِثْناَ.))
170- (3/2) "Allahım! Bize yağmur ver.Allahım! Bize
yağmur ver.Allahım! Bize yağmur ver."[2]
(( اَللَّهُمَّ اسْقِ
عِباَدَكَ، وَ بَهاَئِمَكَ، وَ
انْشُرْ رَحْمَتَكَ، وَأَحْيِ بَلَدَكَ
الْمَيِّتَ.))
171- (3/3) "Allahım! Kullarına ve bütün hayvanlarına
su ver. Rahmetini yay ve (bu) cansız beldene hayat
ver."[3]
[1] Ebu Dâvud (1/303) Elbâni,
sahihtir der; bkz. Sahih-i Ebî Dâvud (1/216).
[2] Buhâri, (1/224); Müslim,
(2/613).
[3] Ebu Dâvud (1/305). Elbâni,
hadisin hasen olduğunu söyler; bkz. Sahih-i Ebî Dâvud (1/218).