Kıyamet alametlerinden birisi düşük dereceli insanların yüksek makamlara gelmesi ve buraları tekelinde bulundurmasıdır. Toplumun yönetimi bu tür insanların eline geçince hayat tersine döner, durumlar değişir. Nitekim günümüzde buna şahit olunmaktadır. İnsanların başındaki idarecilerin dindar ve takva sahibi olmaları gerekirken, onların çoğunu ehliyetsiz kişiler olarak görmekteyiz. Ayrıca Kur’an’da da insanların en hayırlısının dindar ve takva sahipleri oldukları şu âyette belirtilmiştir: “Allah katında en değerli olanınız, O’ndan en çok korkanınızdır.” (Hucurat: 13)
İşte bu yüzden Rasulullah (sav) idarecilerini insanlar içinde en takvalı ve bilgili olanlar arasından seçer, kendisinden sonra gelen halifeleri de bu yolu takip ederlerdi. Buhari’de Huzeyfe (ra)’dan gelen Rasulullah (sav) Necran halkı için: “Size gerçekten emin olan bir kişiyi göndereceğim” demiş, sahabeden her biri o kişinin kendisi olmasını istemiş, ama Rasulullah (sav) Ebu Ubade’yi seçmiştir.”(2)
Yine İmam Ahmed Ebu Hureyre (ra)’dan Rasulullah (sav) şöyle dediğini rivayet etmektedir: “İnsanlar üzerine öyle bir zaman gelir ki, her şey tersine döner. O zamanda yalancı doğru sözlü, doğru sözlü de yalancı sayılır. Hain kişi emin, emin kişi de hain sayılır. Ruveybızlar söz sahibi olur.” “Ruveybızlar kimdir?” diye soruldu. O: “İnsanları idare eden küçük dereceli kişilerdir” dedi.(3)
Meşhur Cebrail hadisinde şöyle geçmektedir: “Sana onun alametlerinden haber vereyim… çıplak ayaklı kişilerin insanların başında idareye geçtiklerini görürsün, işte bu kıyametin alametlerindendir.”(4)
Hz. Ömer (ra) Rasulullah (sav)’in şöyle dediğini söylemiştir: “Ahmak oğlu ahmakların dünyayı idare etmeleri kıyamet alametlerindendir. O gün insanların en hayırlısı cihad ve hac ile uğraşan mümin kişilerdir.”(5)
Buhari’de şöyle bir rivayet vardır: “Eğer iş ehil olmayana verilirse, kıyametin kopmasını bekle.” (Buhari, Rikak (11/332-Fethu’l Bâri))
İmam Ahmed Huzeyfe (ra)’dan Rasulullah (sav)’in şöyle dediğini rivayet etmiştir: “İdareyi ellerinde bulunduran âdi insanlar dünyanın en mutlu insanları olmadıkça kıyamet kopmaz.” (Müsned (5/389) Suyutî “Camiu’s-Sağir”de bu hadise sahih işaretini vermiştir. (2/202) Albâni: “Sahih” demiştir. Bak: “Camiu’s-Sağir’in Sahihleri” (6/177 Hadis no: 7308))
Yine Huzeyfe (ra)’dan Buhari ve Müslim idareyi ehil olmayan kişiye verilmesiyle ilgili olarak Rasulullah (sav)’den şöyle rivayet etmişlerdir: “Kişi için: O ne akıllı, ne zarif ve ne de cesur adam! denilir. Fakat o kişinin kalbinde hardal tanesi kadar iman yoktur.”(Buhari, Rikak (11/333-Fethu’l-Bâri). Müslim, İmân (2/167,170-Nevevî Şerhi))
Günümüzde bu durumu açıkça görmekteyiz. Birçok Müslüman bazı kişiler için ne akıllı adam, ne kadar dürüst adam diye en üst derecede övmektedirler. Oysa o övdükleri kişi insanlar arasında dinle alakası olmayan en fasık kişidir. İslam düşmanıdır ve İslam’ın yok olması için çalışıyordur. Allah bizi bu kişilerin şerrinden korusun.
2 Buhari, Âhad (13/232-Fethu’l-Bârî)
3 Müsned (15/37-38). Ahmed Şakir: “İsnadı hasen, metni sahihtir” demiştir. İbn Kesir: “Senedi iyidir, fakat kimse bu yolla rivayet etmemiştir” demiştir. Bak: “el-Fiten ve’l-Melâhim” (1/181)
4 Müslim, İmân (1/163-Nevevi Şerhi)
5 Heysemî, “Mecmau’z-Zevâid”te (7/325): “Taberânî “Evsat”ta iki yoldan rivayet etmiştir. Bir tanesinin ravileri sikadır” demiştir